TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASASI İnsan Hakları Derneği
TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASASI İnsan Hakları Derneği
Toplantı yeter sayısı sağlanamaması halinde de yönetim kurulunca bir tutanak düzenlenir. Bu tespit çerçevesinde esas konumuz olan, Kabahatler Kanununa göre belediyelerin cezalandırma yetkileri incelenmiştir. Bu inceleme yapılırken de, kanun sıralaması doğrultusunda belediyenin doğrudan yetkilendirilmediği kabahat (ceza) türlerine de kısaca yer verilmiştir. Kanundaki kabahat türleri incelendikten sonra Kabahatler Kanunu ile getirilen süreç yorumlanmıştır. Bu süreçte en önemli husus olan, yargı yolu ile ilgili hükümlerin içeriği, Anayasa ile çelişmesi, mahkeme kararlarıyla birlikte irdelenmiştir. Ì Bu kanunun; idari yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümleri diğer kanunlarda aksine hüküm yoksa uygulanır.
GEÇİCİ MADDE 9- İlk genel seçimler sonucu toplanacak Türkiye Büyük Millet Meclisinin Başkanlık Divanı kurulduktan sonra altı yıllık süre içinde yapılacak Anayasa değişikliklerini Cumhurbaşkanı, Türkiye Büyük Millet Meclisine geri gönderebilir. Kurul üyelerinin seçimi, dairelerin oluşumu ve işbölümü, Kurulun ve dairelerin görevleri, toplantı ve karar yeter sayıları, çalışma usul ve esasları, dairelerin karar ve işlemlerine karşı yapılacak itirazlar ve bunların incelenmesi usulü ile Genel Sekreterliğin kuruluş ve görevleri kanunla düzenlenir. Avukatın, avukatlık veya Türkiye Barolar Birliği veya Baro organında üstlendiği görevinden doğan veya görevi sırasında işlediği iddia edilen suçlardan dolayı, soruşturma ve kovuşturma yapılması, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 58 ila 60. Maddelerinde öngörülen özel usule tabi tutulmuş olup, Kanunun “suçüstü hali” başlıklı 61. Tehcir Kanunu (Sevk ve İskan Kanunu), 27 Mayıs 1915 tarihinde savaş halinde olan Osmanlı İmparatorluğu’na karşı gelenler hakkında askeri birlikler tarafından gerekli tedbirlerin alınması amacıyla kabul edilen bir kanundur. Asıl adı, “Savaş Zamanında Hükümet Uygulamalarına Karşı Gelenler Hakkında Asker Tarafından Uygulanacak Önlemlere Dair Geçici Kanun” olup, 1 Haziran 1915 günü Resmi Gazete’de yayımlanmak suretiyle yürürlüğe girmiştir. Bizde yakalama, çağrı üzerine gelmeyen veya çağrı yapılamayan şüpheli hakkında sulh ceza hakimliği tarafından çıkarılan yakalama emri ile hakkında yakalama emri çıkarılma veya tutuklama kararı verilme şartları oluşan ve gecikmesinde sakınca bulunan hallerde kolluk tarafından doğrudan kullanılabilen yetki hariç, suçüstü ile sınırlı yapılabilir. Suçüstü durumunda herkes yakalama yapabilir, ancak bu yakalama şekli abartılıp, hürriyeti tahdide ve suçüstü, yani o an işlenen veya henüz işlenmiş suç olmamasına rağmen, örneğin aranan veya arandığı zannedilen bir kişinin haksız yere yakalanmasına çevrilmemelidir. Somut olayın koşullarını detaylı şekilde değerlendiren ve istisnai nitelik taşıyan bu kararın dikkatli değerlendirilmesi isabetli olacaktır. Maddesine göre; “Hükümlü, hapis cezası veya güvenlik tedbirinin infazı için gönderilen çağrı kağıdının tebliği üzerine on gün içinde gelmez, kaçar ya da kaçacağına dair şüphe uyandırırsa, cumhuriyet savcısı yakalama emri çıkarır. Kasten işlenen suçlarda üç yıl, … Bunun usul sınırı, hukuka uygun sol ve yöntemlerinin kullanılma suretiyle delileri toplamaktır. Bir fiilin suç sayılabilmesi ve failinin cezalandırılabilmesi için, eylemin önceden kanunda suç sayılıp cezasının gösterilmesi zorunludur.
- Bu hükme göre; iyi halli olan ve koşullu salıverilmesine bir yıldan az süre kalan hükümlülerin, bağlı oldukları örgütten ayrıldıklarının ceza infaz kurumu idare ve gözlem kurulu kararı ile tespit edilmesi gerekmektedir.
- Adayların aldıkları oylarda eşitlik halinde meslek kıdemi fazla olan, kıdemleri de eşitse, adayların yaşlısı sırada ön alır.
- A) 82 nci maddesinin başlığı “Amir veya üstü tehdit” ve 84 üncü maddesinin başlığı “Yalan yere şikâyet” şeklinde değiştirilmiştir.
Yüzyılın sonlarına doğru netleşmiş ve birçok uluslararası sözleşme ile anayasada yerini bulmuştur. Hukukun evrensel ilke ve esasları arasında altlık üstlük ilişkisi olmayıp, birbirine eşittir ve hepsi aynı önemi haizdir. Anayasanın “Parti kurma, partilere girme ve partilerden ayrılma” başlıklı 68. Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin 13. Anayasa; yürürlüğe girdiğinde tüm sorunları çözecek bir metin olmadığı gibi, bazı zamanlarda sorunların artmasına, hatta içinden çıkılamaz hale gelmesine de yol açabilir. Nihayetinde; normlar hiyerarşisinin tepesinde olan anayasa, yazılı hukuk düzeninin kaçınılmaz bir ihtiyaca ve isteğe dayanan temel kaynağıdır.Bu öneri; sadeliği ve kısalığı ile ön plana çıkmakta, kişi hak ve hürriyetleri ile yönetim sisteminin çerçevesini, Başlangıç hükümleri ve toplam 23 maddede belirlemektedir. Bu yazımızda incelenecek konu, idari yargı tarafından verilen kararların yerine getirilmemesi durumunda kişilerin hangi yasal yollara başvurabileceği ve kararların uygulanmamasından doğan mağduriyetlerini ne şekilde giderebilecekleridir. Yazımızda öncelikle; idari yargı kararlarının uygulanmasını zorunlu kılan Anayasa ve kanun hükmüne yer verilecek, daha sonra “hukuk devleti” ilkesi çerçevesinde yargı kararlarının uygulanmasının zorunluluğundan bahsederek, idari yargıda mevcut dava ve karar türlerini, kararlar uygulanmadığı takdirde kişilerin hangi yasal yollara müracaat edebileceklerini açıklayacağız. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun “Genel Hükümler” başlıklı birinci kitabının “Ceza Sorumluluğunun Esasları” başlıklı ikinci kısmının “Ceza Sorumluluğunu Kaldıran veya Azaltan Nedenler” başlıklı ikinci bölümünde düzenlenen meşru savunma, meşru savunmada sınırın aşılması ve haksız tahrik müesseseleri, birbirinden ayrılması kolay olmayan Ceza Hukuku kurumlarıdır.
Vergi hukuku; kamu hukuku içinde yer alan ve devletin mali faaliyetlerinin hukuki yönünü inceleyen mali hukukun bir alt dalıdır. Mali hukuk; vergi (gelir) hukuku, harcama (gider) hukuku ve bütçe hukuku olmak üzere üç alt sınıflandırmaya ayrılır. Bu ders kapsamında; vergi hukukuna ilişkin anayasal ilkeler, idari kurallar, vergilendirme tekniği ve vergi uyuşmazlıkları, vergi sisteminde yer alan çeşitli vergilerin hukuki nitelikleri ayrıntılı olarak işlenmektedir. Uluslararası hukuk veya devletler umumi hukuku, uluslararası ilişkiler altında bir disiplin olmasının yanı sıra kamu hukukunun da bir dalıdır. Bir uluslararası ilişkiler disiplini olarak uluslararası ilişkilerin hukuksal boyutunu bilimsel bir disiplin içinde inceler ve düzenler. Bir hukuk dalı olarak ise uluslararası hukuk, devletler, uluslararası örgütler arasındaki ilişkileri düzenler. Uluslararası antlaşmaların nasıl yapılacağı, uluslararası antlaşmalarda kullanılan terimlerden anlaşılması gerekenler, devletlerin diplomatik temsilcilerinin sahip olduğu dokunulmazlık, kıta sahanlığı, bitişik bölge, münhasır ekonomik bölge gibi konular uluslararası hukukun inceleme alanı içindedir.
– Kamu hizmetine girenlerin mal bildiriminde bulunmaları ve bu bildirimlerin tekrarlanma süreleri kanunla düzenlenir. Yasama ve yürütme organlarında görev alanlar, bundan istisna edilemez. – Vatandaşlar, kanunda gösterilen şartlara uygun olarak, seçme, seçilme ve bağımsız olarak veya bir siyasî parti içinde siyasî faaliyette bulunma ve halkoylamasına katılma hakkına sahiptir. – Kimse, işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanunun suç saymadığı bir fiilden dolayı cezalandırılamaz; kimseye suçu işlediği zaman kanunda o suç için konulmuş olan cezadan daha ağır bir ceza verilemez. – Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk Devletidir. Maddesinde;“(1) Sabit bayilik ruhsatı verilen gerçek veya tüzelkişiler ile Teşkilat arasında süresi 10 yılıgeçmemek üzere süreli sabit bayilik sözleşmesiyapılır. Bu mevcut otoriteler teoride tüketicileri korumak için yeterli görünse de, kripto alım satım sisteminde endemik görünen dolandırıcılık seviyesi ve New York gibi birkaç eyalet dışında, özellikle kripto işlem suiistimallerini hedefleyen belirli kriptoya özgü yasaların olmaması göz önüne alındığında, pratikte onları korumak için yeterli olmayabilir. Eyalet yasama organları ve Kongre, yeni sistem altındaki tüketici etkilerini yakından izlemeli ve endüstri geleneksel finansal hizmetlerden ayrıştırıldığında (separation) bile büyümeye devam ederse, kripto alım satımına özgü hedefli tüketici korumaları eklemelidir. Bu yazının kapsamı dışında kalan ilginç bir konu, devlet kumar yasalarının kripto işlemlerini kapsayacak şekilde yorumlanıp genişletilemeyeceği veya genişletilip genişletilemeyeceğidir.
– Toplu iş sözleşmesinin yapılması sırasında, uyuşmazlık çıkması halinde işçiler grev hakkına sahiptirler. Bu hakkın kullanılmasının ve işverenin lokavta başvurmasının usul ve şartları ile kapsam ve istisnaları kanunla düzenlenir. – Düzeltme ve cevap hakkı, ancak kişilerin haysiyet ve şereflerine dokunulması veya kendileriyle ilgili gerçeğe aykırı yayınlar yapılması hallerinde tanınır ve kanunla düzenlenir. Meclisce üye tamsayısının beşte üçü ile veya üçte ikisinden az oyla kabul edilen Anayasa değişikliği hakkındaki Kanun, Cumhurbaşkanı tarafından Meclise iade edilmediği takdirde halkoyuna sunulmak üzere Resmi Gazetede yayımlanır. F) Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte yürürlükte bulunan kanun hükmünde kararnameler, tüzükler, Başbakanlık ve Bakanlar Kurulu tarafından çıkarılan yönetmelikler ile diğer düzenleyici işlemler yürürlükten kaldırılmadıkça geçerliliğini sürdürür. Yürürlükte bulunan kanun hükmünde kararnameler hakkında 152 nci ve 153 üncü maddelerin uygulanmasına devam olunur. Anayasa ile kabul edilmiş olan yeni organ, kurum ve kurulların kuruluş, görev, yetki ve işleyişleri ile ilgili kanunlarla, Anayasada konulması veya değiştirilmesi öngörülen diğer kanunlar, Anayasanın kabulünden başlayarak Kurucu Meclisin görev süresi içerisinde, bu süre içerisinde yetiştirilemeyenler, seçimle gelen Türkiye Büyük Millet Meclisinin ilk toplantısını izleyen bir yıl sonuna kadar çıkartılır. 12 Aralık 1980 gün ve 2356 sayılı Kanunla kuruluşu gösterilen Millî Güvenlik Konseyi, Anayasaya dayalı olarak hazırlanacak Siyasî Partiler Kanunu ile Seçim Kanununa göre yapılacak ilk genel seçimler sonucu Türkiye Büyük Millet Meclisi toplanıp Başkanlık Divanını oluşturuncaya kadar 2324 sayılı Anayasa Düzeni Hakkında Kanun ve 2485 sayılı Kurucu Meclis Hakkında Kanunlara göre görevlerini devam ettirir. Kurul üyeliği seçimi, üyelerin görev süresinin dolmasından önceki otuz gün içinde yapılır. Seçilen üyelerin görev süreleri dolmadan Kurul üyeliğinin boşalması durumunda, boşalmayı takip eden otuz gün içinde, yeni üyelerin seçimi yapılır.